GÜNDEM
Giriş Tarihi : 18-07-2022 13:56   Güncelleme : 18-07-2022 13:56

Türkiye'yi alacaklar

Türkiye'nin ekonomisini geliştirmesi daha hızlı büyümesi için alınmadığımız yıllardır oyalandığımız Avrupa Birliği yerine yeni oluşumlara biran önce girmesi gerektiği dile getirildi

Türkiye'yi alacaklar
Türkiye'nin ekonomisini geliştirmesi daha hızlı büyümesi için alınmadığımız yıllardır oyalandığımız Avrupa Birliği yerine yeni oluşumlara biran önce girmesi gerektiği dile getirildi Son yıllarda attığı adımlarla her alanda bağımsızlık hedefine doğru ilerleyen Türkiye, şimdi de BRICS üyeliği için gün sayıyor. Son olarak BRICS Başkanı Purnima Anand, Türkiye, S. Arabistan ve Mısır’ı BRICS’e katmak istediklerini açıkladı. Türkiye'nin hiçbir zaman batı dünyasına tam olarak ait olmadığına dikkat çeken Vefa Ak, "BRICS Uluslararası Forumu Başkanı Purnima Anand'ın Türkiye ile ilgili yaptığı açıklamaya kadar, biz Türkiye olarak görüşmeleri pek de gündemimize almamıştık. Geçenlerde Ananad; Türkiye, Suudi Arabistan ve Mısır’ın BRICS’e katılmayı planladıklarını açıklayarak, çok çarpıcı bir konuyu da gündeme getirmiş oldu. Bu açıklamanın, ABD-Rusya arası ilişkilerin çok kötü olduğu bir zamana denk getirilmesi, ABD Başkanı Biden’ın Suudi Arabistan ziyaretinin gerçekleştiği bir zamanda yapılması, tabii ki oldukça mânidar. Ancak güncel durumdan bağımsız olarak, Türkiye’nin BRICS’e katılma gibi bir niyetinin olduğu da su götürmez bir gerçek" ifadelerini kullandı. İŞTE İSMAİL VEFA AK'IN O YAZISI: Enflasyon, döviz kurları, büyüme rakamları, asgari ücret derken, ekonominin gündemi bugünlerde bir hayli yoğun. Ekonomi yönetimi birçok konuda düzenlemeler yapıyor, rakamlar açıklıyor. Aydan aya farklılık gösteren bu rakamları takip etmek, mevzuat değişikliklerini ve uygulamaları anlamak hiç de kolay değil. Bütün bunların yanında, ekonominin bugününden çok yarınını ilgilendiren önemli gelişmeler de meydana geliyor. Bu gelişmeler, ülkemizin gelecek on yıllardaki ekonomik yapısını inşa edecek türden. Son günlerde basında ardı ardına Türkiye’nin BRICS’e üyeliği konusunda haberler yapıyor. BRICS; Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika Cumhuriyeti ülkelerini ifade eden bir kısaltma esasında. Ülkelerin İngilizcedeki baş harflerinden oluşan “BRIC” tabiri ilk kez 2001 yılında kullanıldı. 2009 yılında 4 ülke, ekonomik konularda ortak hareket etmek adına Rusya’da ilk kez bir araya geldiler. Bu zirvedeki en önemli mesaj; BRIC ülkelerinin yeni bir küresel para birimine ihtiyaç duyduğuydu. Daha sonra 2011 yılında Güney Afrika’nın da bu birliğe katılmasıyla, BRIC yanına bir de “S” harfi eklenerek İngilizce kısaltmasıyla BRICS oluşumu gerçekleşmiş oldu. Üyelerinden de anlaşıldığı üzere aslında bu yapı, küresel ekonomik sisteme alternatifler üretmek gibi bir amaca sahip. BRICS ÜYELİĞİ KAMUOYUNDA TARTIŞILMALI 2021 yılı verilerine baktığımızda; toplam ihracatımızın %41’inin AB ülkelerine, %14’ünün diğer Avrupa ülkelerine ve %7’sinin de Kuzey Amerika ülkelerine yapılmış olduğunu görüyoruz. Şu haliyle Batı dünyasına yaptığımız ihracat toplam ihracatımızın %62’sini oluşturuyor. Coğrafi yakınlık ve AB’nin ekonomik bir dev olması nedeniyle, Avrupa ülkeleri bizim açımızdan tabii ki çok büyük bir pazar niteliğinde. Ancak kanaatimce bu ihracat rakamları; bizim gibi hem coğrafi hem de siyasi açıdan merkezde olan bir ülke için, daha çok pazar çeşitlendirmesi yapma ihtiyacını da ortaya koyuyor. BRICS örgütüne baktığımızda; bu yapıyı oluşturan 5 ülkenin dünya yüzölçümünün dörtte birini, dünya nüfusunun % 42’sini ve küresel ekonominin % 25’inden fazlasını ifade ettiğini görüyoruz. Türkiye ise BRICS ülkeleriyle karşılıklı ticarette ithal eden ülke konumunda. Bu ülkelerle olan ticari ilişkide, ithalatımız ihracatımızdan oldukça fazla. Ben şahsen, dünya ekonomisinin %25’ini oluşturan bu ülkelere gerçekleştirdiğimiz ihracatın artırılabileceğini, bunun önünde siyasi nedenler dışında başkaca bir engel olmadığını düşünüyorum. Türkiye’nin BRICS’e üye olmasının Batı dünyasıyla geliştirdiği ekonomik ilişkilerle bir tezatlık da oluşturmadığı kanaatindeyim. Türkiye son yıllardaki bağımsız politikalarını, siyasal tezlerini dünya kamuoyuna nasıl anlatıyorsa, bu örgüte olan üyeliğini de o şekilde anlatabilmeli ve kabul ettirebilmeli. Türkiye’nin Doğu ile Batı arasında bir köprü olduğunu, sadece bir tarafa veya bir kutba angaje olamayacağını artık herkesin kabullenmesi, herkesin buna alışması gerekiyor. BRICS üyeliğinin; Rusya-Ukrayna krizi, Çin-ABD çekişmesi veya Türkiye-NATO ilişkileri gündemlerinin dışında, gelecek on yıllarda yeni küresel ekonomik düzenin inşası bağlamında ele alınması, ülkemizde de bu çerçevede ve artık daha çok tartışılması gerekiyor. BRICS Başkanı Purnima Anand, Türkiye, S. Arabistan ve Mısır’ı BRICS’e katmak istediklerini Türkiye'nin bu fırsatı kaçırmaması lazım
AdminAdmin